Oltu Taşı Nasıl Çıkartılır, Nerelerde kullanılır?
Oltu taşı tespih
Oltu taşı, eski zamanlardan beri insanoğlu tarafından çeşitli alanlarda, özellikle süs eşyası olarak sıklıka kullanılmaktadır. İnsan emeği ile yer altından türlü zorluklarla çıkarılan ve usta ellerde işlenen bu taşa hakettiği değeri göstermek gerekir. Oltu taşı ocaktan çıkartılıp onu işleyecek ustalara gelene kadar çok zorlu ve sabır gerektiren bir süreç yaşanır.

Oltu taşı ocağı
Siyah kehribar adıyla da anılan bu değerli taş, Oltu ilçesi sınırlarında bulunan ocaklardan çok basit el aletleriyle binbir zahmetle çıkartılıyor. Henüz gün ağarmadan yola düşen köylüler, insanın ancak beline kadar yükseklikteki ocağın koridorlarında bu değerli taşın bulunduğu damarları bulmaya ve sonrasında basit aletlerle bu damardan Oltu taşlarını kırarak çıkarmaya çalışıyor. Binbir zorlukla çıkarılan bu taş, daha sonra büyüklüğü ve kalitesine göre onu işleyecek atölyelere satılıyor.

Tespih atölyesi
Meşakkatli bir süreçten sonra atölyelere gelen Oltu taşları, şekil verirken fireyi en aza indirip, mümkün olduğu kadar en güzel hale getirmeyi amaçlayan ustaların ellerinde son halini alarak kullanıcıya ulaştırılıyor.
Oltu taşı hangi alanlarda kullanılır?
Oltu taşı tespih, hiç şüphesiz bu taşın tanınırlığını sağlayan en önemli aksesuar. Elde çekildikçe daha çok parlayan bu tesbihler, meraklıları tarafından oldukça değer görmektedir.
Tespih dışında, kolye, kül tablası, pipo ve türlü süs eşyası olarak karşımıza çıkan namıdiğer kehribar taşı, aslında yumuşak bir linyit türüdür.

Oltu taşı
Topraktan çıktığında çok yumuşak olan bu taş, hava ile temas ettiğinde sert bir hal alır. Bu nedenle mutlaka nemli ortamda saklanmalıdır.
Oltu Neresidir? Kısaca Oltu’nun tarihine göz atalım:
Oltu, Doğu Anadolu Bölgesinin kuzeydoğusunda bulunan Erzurum ilinin bir ilçesidir. Meşhur kebabı ve tesbihinin yanı sıra oldukça derin bir tarihi vardır. Daha çok Oltu taşına verdiği isimle tanınan Oltu İlçesinin bir de tarihi geçmişine bakalım;
Oltu ismi, Kıpçakların bir boy veya oymağına aittir. 1071 Malazgirt Zaferi’nden sonra Alparslan’ın komutanlarından Ebul-Kasım, Erzurum yöresinde Saltuklular Beyliğini kurunca, 1080 tarihinde Emir Ahmet Oltu’ yu işgal ederek Türklerin eline geçmesini sağlamıştır.
Ayestefanos Antlaşması ile Rusya’ya bırakılan Oltu, 1917 Bolşevik ihtilali sonrasında Ermenilere verilmiştir. Ruslar tarafından Oltu’ya yerleştirilen Ermeniler, 40 yıl bölgedeki yerli halka türlü zulüm ve işkencelerde bulunmuştur. 1918 yılında işgalden kurtulmak amacıyla Oltu İslam Komitesi kurulmuş, 25 Mart 1918’de Ermeniler sınır dışı edilmiş ve bu tarih Oltu’nun kurtuluşu olarak kutlanmaya başlanmıştır. Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra kendi isteği ile Türkiye topraklarına bağlanan Oltu, 1926 yılında ise ilçe olmuştur.