Sultan Abdülmecid’in tahta çıkışı sırasında, Osmanlı Devleti büyük bir para sıkıntısı içinde bulunuyordu.Para ayarını düşürmek için başvurulan çare ise kötü sonuçlar doğurmuştu. 18. yüzyıl sonlarından beri Avrupa’da uygulanan kağıt para basımı işine teşebbüste bulunuldu. 1840 yılında, 160 bin Osmanlı altını karşılığında “Kaime-i Mûtebere” adı verilen kağıt paralar çıkarıldı.
Paranın en büyüğü 500, en küçüğü 10 kuruşluktu. Aynı yıl, 400 bin lira karşılığında 50, 100 ve 500 kuruşluk olarak, daha küçük boyda basıldı. Basılan ilk paraların ön yüzünde üstte tuğra, altta Maliye Nazırının mührü, arkasında ise “Nezâret-i Celîle-i Maliye” damgası vardı.
Ancak çok geçmeden paraların sahteleri yapılmaya başlandı. Basılan sahte kaimelerin değeri 12 milyon kuruşu geçiyordu. Bunun üzerine 1852 yılında kağıt paranın imhasına karar verildi. İlkin piyasadan paranın dörtte birinden fazlası toplanamadı. 1861 yılının Ağustos ayı sonuna kadar halkın elindeki bütün kağıt paralar toplandı ve 1863 yılında Osmanlı’daki ilk kağıt para tedavülden kalktı.
Kaime tedavülden kaldırılsa da halk arasında “kayme” olarak adlandırılmaya devam etti.