Kanın damar duvarına yaptığı yüksek basınca hipertansiyon denir. Hipertansiyon sadece kan basıcı yüksekliğinden ibaret bir hastalık değil; kalp ve damarsal yapılarda fonksiyon bozukluğuna yol açan karmaşık ve ilerleyici bir hastalıktır.
Hipertansiyon nedenleri arasında günlük yüksek tuz alımı, stres, obezite, ailede hipertansiyon öyküsünün bulunması gibi genetik faktörler, şeker hastalığı ve hareketsiz yaşam tarzı vb yer almaktadır.
Peki ne zaman kendimizde Yüksek Tansiyondan şüphe etmeliyiz? Eğer aralıklı olarak gelen baş ağrısı, baş dönmesi, görmede bozukluk oluyorsa veya herhangi bir kalp rahatsızlığınız olmamasına rağmen nefes darlığı, çarpıntı, göğüs ağrısı mevcutsa şüphelenmeli, bir doktora başvurmalısınız. Çünkü Hipertansiyon; yıllarca hiç belirti vermeden böbrek, beyin, kalp ve damar sistemine hasar verebilmektedir. Bu nedenle aralıklarla kan basıncı ölçümü yaptırmalısınız.
Eğer kan basıncı ölçümleriniz 2 ayrı seferde, siz sakin ve dinlenmiş halde iken ölçülmüş ve 140/90 veya üzerinde bir sonuç çıkmış ise sizde hipertansiyon hastalığı mevcut demektir. Peki bu aşamada ne yapmalıyız? Tedavisi nasıldır? Ömür boyu ilaç kullanmak gerekir mi?
Yüksek Tansiyon hastalığınız mevcut ise eğer ilk yapmazın gereken tuzdan kısıtlı bir diyet ve haftanın en az 5 günü günde en az yarım saat tempolu yürüyüş veya buna eşdeğer egzersiz yapmak olmalıdır. İdeal kilonun alınması ve tuzdan kısıtlı bir diyetle ilaçsız seyredebilir veya ikili/üçlü ilaç kullanırken tekli ilaca geçebilirsiniz. Unutulmaması gereken bir nokta da eğer ilaç başlanmış ve ilaç alırken tansiyonlarınız normal seyrediyorsa iyileştim diye düşünüp ilacı bırakmamaktır! Maalesef çoğu hasta bu hataya düşmekte ve daha sonrasında yüksek tansiyona bağlı ek hastalık ile karşımıza gelmektedir. Tansiyonlarınızın normal olma sebebi düzenli kullandığınız ilaçtır.
Yüksek tansiyon uzun süreli bir hastalık olup mutlaka aralıklarla doktor kontrolü yapılması gerekmektedir.
Sağlıcakla…..